Biricik oğlum |
Gece başlayan şiddetli sancılarla hastaneye gittik. Nst cihazı, doğum sancılarının başladığını gösterince; başımızdan aşağı kaynar sular döküldü. Doktorum bu sancıları hafifletebileceğini ve evime dönüp iyice kötüleştiğimde tekrar hastaneye gelebileceğimi söyledi. Ama ilk doğumum sezeryan olduğu için; bu sancılarla dikişlerimin açılabileceğini ve böyle birşey olduğunda hastaneye yetişmek için sadece 5 dakikamız olduğunu da söyledi. Dikişlerim açılırsa bebeğin de benim de hayati tehlikemiz olacaktı.
Doğuma daha 1 ay vaktim vardı. Ve bebeğimiz büyük ihtimal küveze girecekti. Daha önce çevremde, bebeği küveze giren tanıdıklarım olmuştu. Bebeğin verdiği hayat mücadelesine, arkadaşlarımın o derin üzüntülerine şahit olmuş ve ben de çok üzülmüştüm. Şimdi bizim başımıza da aynı olay gelmişti. Doktor düşünüp karar vermemiz için bizi dışarıya aldı. En doğrusunun doğum yapmam olduğuna karar verdik. Kötünün iyisini seçtik. Kararımızı doktoruma söyledikten yaklaşık 15-20 dk. sonra hastanedeki yatağımda yatıyordum. İlk doğumum da sezeryan olmuştu. Nasıl olduğunu biliyordum ama bu farklıydı. Belki hamileliğimin çok erken evrelerinde değildim ama yine de doğumuma 1 ay vaktim vardı. Doğumdan sonra bebeğimizin sağlığıyla ilgili birşeyler ters gidebilirdi. Böyle birşeyin olma ihtimali bile dibe vurmama yetiyordu. Sonra narkozla tamamen uyutulacaktım. Ameliyatta bende de birşeyler ters gidebilirdi. Bu durumda eşimi, kızımı, sevdiklerimi bir daha göremeyebilirdim. Oğlumu ise hiç göremeyebilirdim. İnsan o durumda herşeyi düşünüyor. Çok karışık duygular içinde saat 14:10 da beni ameliyathaneye götürdüler. Kolumdan bir iğne yaptılar. Saniyeler içinde herşey silindi.
Gözümü açmaya çalışırken; bebeğimi ve kızımı sorduğumu hatırlıyorum.
0 yorum:
Yorum Gönder